blogda ara

8 Ekim 2010 Cuma

Love, I Am So Different,Than Before...

          
         Rüyamın en güzel yerindeydim. Alarm sesini duyarak uyandım. Ne yazık ki rüyamı da hiç hatırlamıyorum. Ama bu sabah güzel bir gün. Yüzümdeki aptal gülümsemeyle uyanmış olmama rağmen yatağımın sıcaklığını terk edemedim bir türlü.


           ’’Ulan kalk geç kalacaksın.’’ diyorum. Yok. Bir türlü kaldıramadım kendimi o yataktan. Telefonuma alarm sesi olarak ayarladığım şarkıyı mırıldanarak kaldırdım götümü sonra...
          http://www.dailymotion.com/video/x89ijd_rosey-love_music

        
          
           Gittim elimi yüzümü yıkadım. Ama uyku akıyor gözlerimden. Hala uyku modundayım.  Hazırlandım. Kahvaltımı yaptım istemeye istemeye. Nerdeyse ekmeği alıp yastık yapacağım kendime. O haldeyim. Hızlı olmaya çalışıyorum. Çantamı alıp çıktım sonra. Ayakkabılarımı giydim. Korna sesini duyuyorum. Servis gelmiş çoktan. Bağcıklarımı bağladım koşarak indim aşağıya. Servise bindim. O kadar bekletmeme rağmen arsızca günaydın dedim servisçi amcaya.
         ’’Servis bekletilmez beklenir.’’ Kendimi bu yüzden suçlu hissediyorum. :P Sonra bizimkilerin gülüşlerini duydum. Koltuklara tutuna tutuna en arkaya doğru ilerledim. Oturdum yerime.  Dalgın dalgın izliyorum dışarıyı.
         Hava sisli biraz. Yağmur yağmış akşam. Canım sıkkın, hava kötü. Buğulu camlara kalpler çiziyorum. Karalıyorum sonra. Okul sabahı yine karışmış ortalık. Herkes okula yetişmeye çalışıyor. Bunları düşünürken gülüşmeler duyuyorum. Bende gülüyorum. Ama konu ne bilmiyorum. Aklım başka yerler de yine.
        Geyiğe başlıyoruz sonra. Her zaman ki gibi. Herkes farklı bir şey anlatıyor. Karnımız ağrıyana kadar çenemiz tutulana kadar gülüyoruz sabah sabah.
        Okula geldik sonunda. Üstümüzü düzelttik çantalarımızı alıp indik servisten. Dördüncü kata kadar çıkıyoruz bayıla bayıla. Her sabah ki gibi isyan ediyoruz. Lanet olsun ,öldüm ya diyerek… Yine normal bir okul günü sıradan ve sıkıcı…
           
          

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder